Skip to main content

Home/ Kaynak Tarama ve Rapor Yazma - Grup 7/ Group items tagged güvensizlik

Rss Feed Group items tagged

Ahmet Sözen

şiddet.pdf - 0 views

shared by Ahmet Sözen on 07 Apr 17 - No Cached
  • Aile, yakın ilişkilerin, bütün doyumların, gelişimsel olanakların kaynağı olduğu gibi, kimi zamanda en büyük duygusal rahatsızlıkların, gerilim ve çatışmaların kaynağı da olabilir.
  • Bu da göstermektedir ki, ana babaların sürekli eğitilmeleri, bilinç ve duyarlılık geliştirme çalışmaları ailede şiddetin azaltılmasında önemli bir rol oynayabilmektedir
  • Bu durum ise çocuklarda içine kapanma, korkular taşıma, iletişim sorunları yaşama, okul yaşamında başarısızlık, arkadaşlarının ailesiyle ilgili sorular sormalarından çekindiği için okula bile gitmek istememe olarak kendini göstermektedir
  • ...7 more annotations...
  • Yaşamı kurtulanlarda ise depresyon, kaygı bozukluğu, sosyal uyumsuzluk, dışa vurum ya da içe atım sorunları, karşı olma ve karşı gelme bozuklukları vb. gibi ruhsal sorunlar gelişebilir.
  • Sözel şiddet gören çocukta özgüven eksikliği, tedirginlik, sinirlilik, korku, depresyon, içe kapanma, isteksizlik ve ümitsizlik gibi birçok ruhsal problem görülebilmektedir
  • Söz ve hareketlerin, karşı taraf üzerinde sindirme, baskı ve korkutma amacıyla cezalandırma ve kontrol kurma aracı olarak kullanılması sözel şiddet olarak tanımlanmaktadır.
  • sıra zekâ özürü ya da ruhsal örselenme sonucu bu çocuklarda genellikle okul başarısı düşüktür, bilişsel gelişimleri olumsuz yönde etkilenmektedir
  • Çocukların hayatında şiddet sadece sağlığını değil, ruhsal açıdan da gelişimlerini etkilemektedir. Çocuklarda, sosyal uyum azlığı, anti-sosyal davranışlar, okul devamlılığında azalma, dikkat azlığı, okul başarısında düşüklük, başkalarına şiddet gösterme, düşük benlik saygısı, güvensizlik, okula gitmeye korkma, yeme bozuklukları, sağlık problemleri, madde bağımlılığı, intihar girişimi, huzursuzluk, depresyon, hatalı cinsel seçimler, kendine zarar verme, suç işleme ve hatta ölüm ile sonuçlanmaktadır
  • annenin fiziksel veya cinsel şiddet yaşama durumuna göre çocuklarda görülen davranış sorunları sık sık kabus görme, yatağını ıslatma, çekingen/içine kapanık olma, Anneye/diğer çocuklara karşı saldırgan olma ve hırçınlaşarak ağlama olarak belirtmişlerdir.
  • Psikososyal müdahaleler arasında; Aile Odaklı Terapiler, İnsan ilişkilerinde Yaratıcı Drama Yaklaşımı, Psikodrama, Bilişsel Davranışçı Terapi, Çözüm Odaklı Terapi gibi uygulamalar yer almaktadır
Rumeysa Topal

5000076381-5000101713-1-PB.pdf - 2 views

shared by Rumeysa Topal on 21 Apr 17 - No Cached
  • Kimlik, farklı alanlarda farklı şekillerde tanımlanan kavramlardan biridir. Kimlik kavramının tanımında ortak bir noktada buluşulamamasının nedeni kavramın fiziksel, bilişsel ve toplumsal öğeleri içeriyor olmasıdır.
  • Erikson [2] kimlik kavramını açıklarken bazen bir duyguya, bazen de psikolojik bir yapıya işaret etmekte ve kimlik oluşum sürecini bilinç ve bilinç-dışı mekanizmaların bileşimi olarak açıklamaktadır. Marcia’ya göre kimlik, bireyin dürtülerinin, inançlarının ve kişisel geçmişinin dinamik bir örgütlenmesinden oluşmaktadır.[3]
  • Kimlik literatürde en genel anlamıyla, bireyin “ben kimim?” sorusuna verdiği yanıt olarak tanımlanmaktadır.
  • ...7 more annotations...
  • Marcia dağınık kimlik, ipotekli kimlik, başarılı kimlik ve morotoryum olmak üzere dört kimlik statüsü öne sürmüştür.[3]
  • Psikososyal bakış açısına göre olgunlaşma, bireye yeni yeterlilikler kazandırırken, aynı zamanda yeni sorumluluklar da yükler. Olgunlaşmanın her basamağında toplum çocuğun gereksinimlerini karşılar ve olgunlaşmada anababanın bakımı, okul, toplumsal örgütler, meslekler ve değerler önemlidir. Psikososyal gelişimde çocuk, kendi yaşam döngüsünü toplumsal yaşam döngüsünün içinde bulur ve kültür çocuğun gelişiminde önemli etkiye sahiptir.
  • Bu bağlamda kimlik keşfi süreci, kendini ve toplumu kabul etmeyi içermektedir. Yaşamın her döneminde “ben kimim?” sorusu sorulmakla birlikte bu soru ergenlikte yoğunluk kazanmaktadır.[2]
  • 7. Sosyal kimlik: Bireyin, sosyal alanla iletişimi sonucunda edindiği, başkalarının gözünde aynılık ve süreklilik duygusunu test etmesi ve gözlemesidir.[2]
  • Tablo.1. Erikson’un Psikososyal Gelişim Evreleri Kuramı ve Karşılık Gelen Kimlik Duygusu [2] Yaşam Dönemi Psikososyal Gelişim Evresi Kimlik Duygusu Bebeklik Temel güven-Güvensizlik “Ben bana verilenim” İlk çocukluk Özerklik-Utanç, kuşku “Ben oluşturduğum şeyim” Oyun çağı Girişimcilik-Suçluluk“Ben olacağımı hayal ettiğim şeyim” Okul çağı Çalışkanlı k-Aşağılık duygusu “Ben öğrenebildiklerimin tümüyüm” Ergenlik Kimlik duygusu-Kimlik kargaşası “Ben kimim” Genç Yetişkinlik Yakınlık-Yalıtılmışlık“Biz sevebildiklerimizin tümüyüz” Yetişkinlik Üretkenlik-Durgunluk “Ben ürettiğim şeyim” Yaşlılık Ego bütünlüğü-Umutsuzluk “Ben geride bırakabildiklerimim”
  • Ergenlikte kimlik bunalımının neden olduğu başka bir sonuç ise ters kimliktir. Ters kimlik statüsündeki ergenler toplumun ondan beklediği rollere karşı gelerek aşırı uç (marjinal) rolleri ve davranışları benimser. Erikson’a göre, kimlik gelişimini olumlu ve kabul gören bir ortamda tamamlamayan ergenler, hiçbir şey olmamak yerine, babası polis olan bir kızın kanunları çiğneyen biri olması ya da başarılı bir ailenin kızının okula gitmeyi reddetmesi örneklerindeki gibi istenmedik ya da toplumun kabul etmediği bir seçeneğe yönelebilirler.[2, 6]
  • 176 Psikiyatride Güncel Yaklaşımlar - Current Approaches in Psychiatry Şekil.1. Blos’un Kuramında Bireyleşme Süreci [13]
1 - 3 of 3
Showing 20 items per page